Özçelik-İş Sendikası'nda Yolsuzluk İddiaları Gündemde

Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci hakkında ortaya atılan yolsuzluk, rüşvet ve ölüm tehdidi iddiaları, dikkatleri üzerine çekti. Uğur Dündar'ın sunduğu Arena programında, sendika hakkında çarpıcı detaylar paylaşıldı. Özçelik-İş Sendikası'nın İskenderun'da bir demir çelik fabrikası ile gizli bir ek protokol yaparak 17 milyon lira aldığı iddia edildi.

Teşkilatlanma uzmanı Adem Ünlü, sendika içindeki yolsuzlukları gündeme getirdiği için darp edildiğini ve ölüm tehditleri aldığını belirtti. Ünlü, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda, sendika içinde yaşanan usulsüzlükleri detaylı bir şekilde aktardı.

İddiaların Temelleri

Ünlü, Özçelik-İş Sendikası'nın 30 bin üyesi olduğunu ve bu üyelerin haklarının gasbedildiğini ifade etti. “Bunu da altmış bin yaptırdık gibi gösterirler” diyerek, sendika içinde yapılan usulsüzlükleri açıkladı. Özçelik-İş Sendikası'nın İskenderun Demir Çelik Fabrikaları ile gizli bir ek protokol yaparak 17 milyon lira aldığını belirtti.

Ünlü, bu süreçte yaşananları Cimer ve sosyal medya hesapları üzerinden şikayet ettiğini vurguladı. “Güçlü bir aileyiz” diyerek, sendika içindeki dayanışmanın önemine dikkat çekti. Ancak, bu dayanışmanın yolsuzluklarla gölgelendiği iddiaları gündeme geldi.

Yönetim İçindeki Yolsuzluklar

Yunus Değirmenci'nin, başkanlar kurulu toplantısında suçunu kabul ettiğini belirten Ünlü, “17 milyonu aldım, siz başkanlara da ikişer maaş ikramiye verdim” dediğini aktardı. Bu durum, sendika yönetimi içinde ciddi bir rahatsızlık yarattı. Ünlü, Ahmet Çolak'ın da “Hepimiz suça ortak ettik” diyerek durumu paylaştığını ifade etti.

Bir yıl içinde genel merkez binasının yapıldığını ancak 7 milyon lira olması gereken binaya 24-25 milyon lira ödendiğini belirtti. Bu süreçte müteahhit ile yapılan anlaşmaların da şüpheli olduğunu vurguladı. Ünlü, sendika içinde dönen paraların nasıl paylaşıldığını detaylandırdı.

Pınar Hanım'ın Rolü

Adem Ünlü, Pınar isimli bir kadının sendika içindeki organizasyon işlerini yürüttüğünü ve bu kişinin birçok şirketi olduğunu belirtti. Ünlü, “Bu çantacıyla Pınar Hanım gider kendisi anlaşma yapar” diyerek, sendika üyelerine yapılan hediyelerin nasıl şişirildiğini açıkladı. Bu durum, sendika içindeki mali usulsüzlüklerin boyutunu gözler önüne serdi.

Pınar Hanım'ın, Hak-İş'in diğer sendikalarında da benzer işlemleri yürüttüğünü belirten Ünlü, “Her seferinde Pınar Hanım’ın şirketleri ile çalışılır” dedi. Bu durum, sendika içindeki rekabetin ortadan kalkmasına ve yolsuzlukların artmasına neden oldu.

Sonuç ve Değerlendirme

Özçelik-İş Sendikası'ndaki yolsuzluk iddiaları, sendika üyeleri arasında büyük bir rahatsızlık yarattı. Adem Ünlü'nün açıklamaları, sendika yönetiminin şeffaflık ilkesine ne kadar uzak olduğunu gösterdi. Ünlü, sendika üyelerinin haklarının korunması gerektiğini vurguladı.

Bu tür iddiaların, sendika içindeki güveni zedelediği ve üyelerin haklarını koruma konusunda ciddi sorunlar yarattığı açıkça görülmektedir. Sendika yönetiminin bu iddialara yanıt vermesi ve gerekli önlemleri alması beklenmektedir.